Ülkemizde Engelli İstihdamı


Engellilerin eğitim ve beceri seviyelerini yükselterek istihdam
edilebilirliklerini artırmak, engellilere etkin eğitim, bakım ve re-
habilitasyon hizmeti sağlamak, özürlü bireyi ev içinde tecrit et-
meyecek imkânları sağlamak, özürlülerin kamusal alana erişimi
ve orada var olmasını kolaylaştıracak fiziksel ve sosyal imkânları
sağlamak, yasa çıkarmak kadar kolay ve ucuz değildir. Uygula
mada, teknoloji, kişi ve anlayıştan kaynaklanan bir çok sıkıntı
yaşanmaktadır.

    “Türkiye Özürlüler Araştırması”na göre engellilerin sadece
% 12,27’si eğitim hizmetlerinden yararlanabilmektedir. Bakım
ve rehabilitasyon hizmetinden yararlananlar % 5,9, meslek ve
beceri edindirme kursundan yararlananlar % 1’dir. Özürlülerin
yararlandığı meslek ve beceri kurslarının büyük çoğunluğu ise
çıraklık eğitimidir.
   Özürlülere eğitim imkânı sunmadan, meslek ve beceri eğitimi
vermeden onları işgücü piyasasına ve sosyal hayata hazırlamadan,
yaşama alanlarını özürlülerin rahat hareket edebilecekleri fiziksel
imkânlara kavuşturmadan sadece yasayla getirilen zorunlu istih-
dam hükmü, sorunu çözmemektedir. Eğitimli, meslekli ve becerili
özürlülerin çalışma imkânı şüphesiz daha fazladır. Örneğin, “Tür-
kiye Özürlüler Araştırması”na göre çıraklık eğitimi alanların yarı-
sından fazlası (% 52,4) çalışma imkânına kavuşmuştur.
    Yapılması gereken açıktır: Özürlüleri eğitmek, meslek ve be-
ceri sahibi yapmak, istihdam edilebilirliklerini artırmak. Ayrıca,
işverenleri bu konuda teşvik etmek gerekiyor. “Zorunluluk” kav-
ramından ziyade “sosyal sorumluluk” kavramını öne çıkarmalı-
yız. Teşviklerin başında vergi ve sigorta prim indirimleri geliyor.
Özellikle bu yönde çok olumlu bir gelişme yaşanmıştır. 60. Hü-
kümet, 1 Temmuz 2008’de yürürlüğe giren istihdam paketi ile
bu konuda önemli bir adım atmıştır. Bu yeni düzenlemeye göre,
çalıştırılan her bir özürlünün asgari ücret üzerinden hesaplanan
işveren SGK payını hazine ödeyecektir

Yorumlar